Hikaye bu ya, kadının biri bir gün ormanda tuzağa yakalanmış bir kurbağa görür.
Hikaye bu ya, kadının biri bir gün ormanda tuzağa yakalanmış bir kurbağa görür. Kurbağa kadına “Eğer beni bu tuzaktan kurtarırsan, sana 3 dilek hakkı tanırım, dile benden ne dilersen”
Kadın onu kurtarmış ve kurbağa da,”Lâkin sana dileklerinle ilgili bir koşulu söylemeyi unuttum. Her işin bir bedeli olduğu gibi, her dileğin de bir bedeli var. Ne istersen, ne dilersen dile, dileğinin 10 katı iyisine ve fazlasına kocan da sahip olacak”
Kadın beni çok seven kocam, benimde çok sevdiğim kocam diye düşünerek, bir sakınca görmeden “Tamam” demiş. İlk dilek olarak,”Dünyadaki en güzel kadın olmak istiyorum.” demiş.
Kurbağa onu uyararak, “Bak bu dilek, seni dünyanın en güzel kadını yapar ama kocanı da dünyanın en yakışıklı adamı yapacak ve kadınlar onun başına üşüşecek, yakasını bırakmayacaklar” demiş. Kadın: “Bu önemli değil, şimdi bile kocamın benden başkasını gözü görmez, bir de ben dünyanın en güzel kadını olacağım için, onun gözü zaten benden başkasını görmeyecek”
Ve ilk dilek gerçekleşmiş. Kadın dünyadaki en güzel kadın oluvermiş.
İkinci dilek olarak;”Dünyanın en zengin kadını olmak istiyorum” demiş. Kurbağada yine uyararak,
“Bu kocanı dünyadaki en zengin adam yapacak, senden de 10 kat daha zengin olacak” demiş.Kadın,”Bu da önemli değil, çünkü benim olan onun, onun olan da benimdir” derken birden jeton düşmüş, tecrübelerle sabit bizim memlekette “Adam bulunca parayı, önce karıyı değiştirir” derler.
Eyvah demiş ama yapacak bir şey yok, iş işten geçmiş ve dilenen dilek gerçekleşmiş
Kurbağa, kadına üçüncü dileğini sorduğunda, kadın birden gözleri parıldayarak son dileğiyle çareyi bulmuş ve gülerek “Hafif bir kalp krizi geçirmek istiyorum” demiş. Bu hikayeden çıkarılacak sonuç nedir sizce?